İstanbul için isyan vakti: Yüzme bilmeden derin sulara atlayanların müziği.
Sahnede:
Fairuz Derin Bulut
Dinar Bandosu
Ayben
Zaman: 29 Eylül 2006 Cuma - 22:00
Mekan: Studio Live - Taksim - İstanbul
2003 yılında kurulan Dinar Bandosu, ilk olarak Syd Barrett Vegetable Man serisinde Türkiye'yi temsil etti. Daha sonra 2004 yazinda yeniden kurulan Dinar Bandosu, adini kült yazar Ece Ayhan'dan almaktadir. Ney, kasik, darbuka gibi klasik osmanli/türk enstrümanlarini saykodelik efektli gitarlar, baslar, analog orglar ve theremine ile beraber kullanan grubun müzigi yurt disinda Saykodelik Osmanlı Rock müziği olarak tanimlanmakta.
Fairuz Derin Bulut'un temelleri 1996 yılında istanbul da atılmıştır. Her zaman sınır, kural ve tarz gibi kavramları hiçe sayan bir iç güdüyle müzik yapmışlardır. Müziklerinin temel oluşum süreci genelde doğaçlama ile başlayıp besteye bağlanır.
En başta reggie, rap, dub, funk, rock, arabesk, pavyon müziği v.b.gibi stiller taban alınıp, daha sonra yeryüzündeki insan kulağının duyabildiği her sesi kullanma mantığıyla eserler oluşmuştur.
Müzikleri, dünyada sadece aşk, sevgi, terkedilme,ihanet gibi konular üzerine besteler olmadığını; bunların yanısıra korku, komedi veya soyut olduğu kadar somut nesneler üzerine de besteler yapılabileceğini gösterir. Amaç insanın içinde bulunduğu başka duyguların ve ruh hallerininde dışa vurumunu sağlamaktır. bir çok yerli ve yabanci müzik eleştirmeni tarafından iyi ve enteresan eleştiriler almışlardır.
-
Saat 12'ye doğru geldim, Fairuz vardı. 14 dakika kadar durup çıktım. Balo Stage'e gittim, Scool vardı. Lezizdi. Ayrıca uzbac ve en az iki tane neneşkat vardı. Kalakaldım. Tekrar Studio Live'a gittiğimde Dinar Bandosu takımı taklavatı toplamıştı. Pedallarımı da geri alamadım, kadınlarımı da. Sonra çıkıp Peyote'ye gittim standart, belki yorgan hala ordadır diye, ama yoktu. Bir bira daha içtim ve ofise gittim. Saat 3 olmuştu nerdeyse, sonra eve doğru yola çıktım. Dolmuşa bindim, bekledim kimse gelmedi, indim. Başka bir dolmuşa bindim başka bir eve gitmek üzere. Yolda birisi dolmuşu durdurup indi ve kustu. Herkes anlayışla karşıladı. Dolmuşlar güzel şeyler. Sonra eve geldim, bir araba bulup diğer dolmuşla gitmem gereken yere gittim. Şu anda Peyk isimli grubun Sulu şaka isimli parçasını dinliyorum, çok fena. Saat 5 oldu, uyusam iyi olacak. Güzel bir konserdi, eminim, her ne kadar izleyemesem de..
Üye
NemTarih
30 Eylül 2006 00:00
-
Bir aksilik, bir düzenbazlık veyahut bir terbiyesizlik olmazsa kesin ordayım. Mesafe ile, sevgi ile..
Üye
NemTarih
28 Eylül 2006 00:00
-
En başta reggie, rap, dub, funk, rock, arabesk, pavyon müziği v.b.gibi stiller taban alınıp, daha sonra yeryüzündeki insan kulağının duyabildiği her sesi kullanma mantığıyla eserler oluşmuştur.
Müzikleri, dünyada sadece aşk, sevgi, terkedilme,ihanet gibi konular üzerine besteler olmadığını; bunların yanısıra korku, komedi veya soyut olduğu kadar somut nesneler üzerine de besteler yapılabileceğini gösterir. Amaç insanın içinde bulunduğu başka duyguların ve ruh hallerininde dışa vurumunu sağlamaktır. bir çok yerli ve yabanci müzik eleştirmeni tarafından iyi ve enteresan eleştiriler almışlardır.
ŞAKA GİBİ
Üye
syarar
Tarih
28 Eylül 2006 00:00
-
fairuz naptın kendinee, aybenle ne işi var bunların!!
Üye
funqTarih
28 Eylül 2006 00:00
-
Severim fairuzu ama hadi dinar bandosunu anlarımda ayben ne alaka???:)) Birde myspace de fairuzun sayfada fairuz ayben diye geçiyo.. acaba beraber mi söylüyorlar şarkıyı ya da bir sentez mi yaratmaya çalışlıyolar:S
Üye
46Tarih
26 Eylül 2006 00:00
-
Bitmiş be fairuz, bitmiş. Olmamış. Hele o Crimson performansı neydi öyle. Yazık. Nerde o albümdeki şarkıar. Müzisyenlik bitmiş. Üç tane roman koyunca iyi grup mu oluyo hemen. Zaten onlar da olmasa hayatta dinlenmezdi.
Toplam 6 yorum var.
