Kapat
..yükleniyor..
Kapat
İşi müzik olanlar, işlerini GaRaJ'da tanıtıp, müzisyene ulaşıyorlar. GaRaJ rehberini inceleyin.
Müzik Haberler

Türkiye'nin Doğusu ve Müzik

10 Mart 2005 00:00
Deneme :: Ülkemizin doğusunda kaliteli sesleri özleyenlerden hepimize bir mesaj var. Gerektiği yere mesajını vermesi umuduyla..

... Çok keyif alarak yaptığımız bir iş olan muziği daha da ileriye taşımak için birlikte mücadele ediyoruz. Ama her "Doğu"lu insan kadar bizim de kaygiıarımiz var ...

Neresidir Doğu

Güneşin erkenden göründüğü, günlük koşuşturmaların, işe gitmelerin, kahvaltıların erkenden başladığı, horozların erkenden uyandığı sıradan bir coğrafya parçası mıdır? Ya da ilköğretim kitaplarının arkasında yer alan Türkiye haritasının en sağında yer alan, vilayetler topluluğu mudur? "Taşra" mıdır? sürgün veya mecburi hizmet yeri midir "Doğu"? Medeniyet'in simgesi "Batı"nın ("Batı"larımızın) doğum yeri midir?

Her neresi ise "Doğu", tam olarak nerededir?



Kimler yaşar "Doğu"da?

Ne yer, ne içer, ne yapar "Doğu" insanı? Hastanesi, postanesi, umumhanesi, kahvehanesi, okulu, karakolu, tenis kortu, konser salonu, üniversitesi, yüzme havuzu, rock barı, jazz barı, türkü barı var mıdır oraların? Sineması, tiyatrosu, kütüphanesi, korsan cd/kitap satan dükkanı, müzik merkezi, sanat merkezi, sanayi sitesi, varoşu, hipermarketi var mıdır?

Bunların çoğuna sahip olan "Doğu"da diğer insanların (Batılıların) sıradan dediği imkanlara ne denli ihtiyaç duyulduğundan haberi olan var mıdır "Batı"da?

Bu soruların tamamına cevap vermek zor biliyorum. Verilecek bir cevap olsa bile bu cevabı uygulamak çok daha zor. Zaman ister, emek ister, özveri ister, oturduğumuz yerden kalkıp hareket etmemizi ister, ses ister, güç ister.

Kaygılar

Ben sesim çıktığınca, gücüm yettiğince elimi taşın altına koymaya hazırım. 23 yaşındayım ve bu ülkenin (haritaya göre sağ tarafta yer alan) sehirlerinden birinde, köklü bir üniversitede, 40.000 insanla birlikte okuyorum. Müzik bölümünde okumakla birlikte bu şehirde müzik adına yapabileceğim her tür etkinliği de yapabilmenin mücadelesini veriyorum. Okulum bitince öğretmen olacağım. Ama öğretmen olmak için okul mezunu olmak şart değil. Ulaşabildiğim kadar insana, ulaştırabildiğim kadar müzik ulaştırmak bile büyük bir başarıdır. Üstelik bu mücadelede tek başıma değilim.

Jazz, pop, rock, halk müziği gibi birbirinden bağımsız birçok muzik türünü harmanlayıp sunmaya calıştığımız, 6 kişilik bir orkestramız var. Çok keyif alarak yaptığımız bir iş olan müziği daha da ileriye taşımak için birlikte mücadele ediyoruz. Ama her "Doğu"lu insan kadar bizim de kaygılarımız var. Öncelikli kaygı, daha da gelişmek ve yaptığımız işi en iyi seviyeye getirmek. Bu süreç içerisinde sadece kişisel gelişim çabaları yetersiz kalıyor. Belirli bir noktadan sonra gidecek yeriniz kalmıyor ve hep aynı noktada dolaşıp duruyorsunuz. Bugün bu şehirde bizler, birkac tane jazz eserinin notalarını bulabilmek için saatlerce, günlerce hatta haftalarca uğraşıyoruz. Bunun yanı sıra "Batı"da yaşayan ve bizlere oranla çok çok daha fazla imkanlara sahip olan insanlar, bizim bulmak için üstün çaba sarfettiğimiz eserleri / notaları, albumleri / kaynakları har vurup harman savurabiliyorlar. En azından onların gidip bir yerlerde birilerini dinlemek gibi bir şansları var. Bununla beraber yine orada yaşayan insanlar sevdikleri herşeye amacları ne olursa olsun istedikleri anda kolayca sahip olabiliyorlar. Bu imkanlara çok sıklıkla olmasa bile belirli bir sistem içinde sahip olmak bizlerin de hakkı degil mi?

Neden bu ülkenin bu tarafı kimsenin umurunda degil? Neden, "Ben nasıl olsa İstanbul'da yeterince kazanıyorum, daha uzak yerlere gidip de niye kendimi yorayım aynı para için" düşüncesi her seferinde karşımıza çıkıyor? Oralarda yaşayan amatör / profesayonel kaç müzisyen Erzurum'da rock, jazz, pop, metal müzik yapan müzisyen / gruplardan haberdar? Veya Van'da trash metal yapan, Gaziantep'te Deep Purple çalan, Erzincan'da Bill Evans çalan müzisyenlerden haberdar? Bugün usta diye nitelendirilen kaç tane müzisyen Erzurum'a, Van'a, Erzincan'a, Gaziantep'e gitmiştir? Gitmeyenler neden gitmemiştir? Sorun nedir? Buralar uzak yerler olduğu için mi? Ya da yeterince para kazanamayacakları için mi? Organizasyonlar kötü olduğu için mi? Buradaki insanlar "arabesk"ten başka müzik dinlemez diye mi? Neden?

Gelenler Gelmeyenler

Benim yaşadığım şehre (Erzurum) en son 3-4 yıl önce bir fantazi / arabesk kişisi (sanatçı demeye dilim el vermedi) gelmişti. O da büyük bir markanın turnesiyle zoraki olmuştur.

Bütün bunlara rağmen gönüllü olarak gelecek kimse yok mu? Afyon'da duzenlenen festival kapsamında köylere kadar gidip jazz muziği tanıtan müzisyenler Erzurum gibi bir büyükşehire neden gelmesin ki? Bu sehirde jazz dinlemek isteyen ve sayıca bir köy ilköğretim okulunun nüfusundan kat be kat fazla olabilecek bir kitle bulunamaz mı? Belki İstanbul'daki bir konserden kazanılan paralar buradan kazanılamaz ama eli boş da dönmez kimse buradan. Yeter ki geliş maksadı 1.dereceden ticari olmasın.

Bu akşam ben bu yazıyı yazarken şehirde "gençlerin cok sevdiği" bir muzisyenin konseri var. Bu kisinin buraya kaçıncı gelişi hatırlamıyorum. Birçok kez geldi. Ama başka müzisyen yok mudur buraya gelecek? Buradaki insanlar neden hep aynı kişiyi dinlesin ki? Baskalarını da dinlemeye hakkımız var.

Burası Erzurum. Burası bir büyükşehir. Gelin bu işe birlikte buradan başlayalım. İlk kimin geldiği önemli değil. Yeter ki birileri gelsin. Gelme hareketi bir başlasın. Kabuk bir kez çatlak verdi mi gerisi gelir. Bir kişinin İstanbul'dan buraya gelmesi gitmesi kac Yeni Turk Lirası'na mal olur ki?

Hiçbir şey için gelmek istemiyorsanız, ileride çocuklarınıza / torunlarınıza anlatacak farklı bir hikayeniz daha olması için gelin. Ya da bilmediğiniz, görmediğiniz uzak bir yeri görmek için gezgin olarak gelin (şayet bu maksatla gelirseniz beni mutlaka bulun).

Hiçbirşey için gelmiyorsanız bu yazıyı yazan deliyi görmek için gelin.

Hicbirsey icin gelmiyorsaniz gelmek icin gelin.

Yorumlar

Taze haberler