Kapat
..yükleniyor..
Kapat
İşi müzik olanlar, işlerini GaRaJ'da tanıtıp, müzisyene ulaşıyorlar. GaRaJ rehberini inceleyin.
Müzik Haberler

Caz Tarihi 1

25 Şubat 2009 00:00
Melodiyi yorumlama genellikle blues şarkıcıları tarafından yapılırdı. Trompet, trombon, klarnet, ya da saksofon çalan müzisyenler şarkıcıları taklit ederek daha önce duyulmamış yeni bir çalma tekniği buldular.


Melodiyi yorumlama genellikle blues şarkıcıları tarafından yapılırdı. Trompet, trombon, klarnet, ya da saksofon çalan müzisyenler şarkıcıları taklit ederek daha önce duyulmamış yeni bir çalma tekniği buldular.

Caz Tarihi

Melodiyi yorumlama genellikle blues şarkıcıları tarafından yapılırdı. Trompet, trombon, klarnet, ya da saksofon çalan müzisyenler şarkıcıları taklit ederek daha önce duyulmamış yeni bir çalma tekniği buldular diyebiliriz.

İlk caz gruplarında trombon melodiyle "kontrpuan" doğaçlar, klarnet "obbligato"lar çalar ve trompet melodiyi yorumlardı. Eşlikler hep doğaçlamaydı. Fakat doğaçlama sırasında iyi bir fikir bulunduğunda, o fikire sadık kalınırdı. Dolayısıyla, her performansta yeniden doğaçlayan çok az müzisyen vardı. O dönemde doğaçlama ihtiyacı bugünkü kadar caz estetiğinin bir gereği değildi. Ama doğaçlama zorunlu olmasa da, kendi stilini oluşturma çabası, her çalınanı şahsileştirme gayreti vardı. Caz köklerini New Orleans'ta bulsa da, bugün cazda aşina olduğumuz doğaçlama miktarı o dönemde yoktu. Her nedense doğaçlama eğilimleri 1920'lerin sonunda ve 1930'ların başında arttı ve bugün cazda beklediğimiz uzun sololar parçalarda yer almaya başladı. Bunun birkaç sebebi olabilir:

1.Belirlenmiş rutinlerden sıkılmış olmak
2.Partisyonlara ihtiyaç duymadan yeni malzeme öğrenme ihtiyacı
3.Kendini öne atıp gösterme isteğinin artması
4.Avrupa ve/veya Afrika müziğinde olan spontan değişiklik yapma geleneğinin devamı
5.Yaratıcılığa daha çok izin verilmesi

İlk caz gruplarının enstrüman seçimi New Orleans'ta mevcut olan kültür karışımının sonucuydu. Trompet, trombon, klarnet, saksofon ve tuba Avrupalı nefesli gruplarında kullanılırdı. Cazın ilk günlerinde kullanılan banjo, Afrika'da çalınan “halam” adında bir enstrümanın geliştirilmiş bir şekliydi. Kullanılan bazı vurmalı çalgılar Afrika'dan geliyordu ancak bugün bilinen haliyle davul, Avrupalı nefesli orkestralarında kullanılırdı. Bas viol, kontrabasın bir öncüsüydü ve gitar gibi o da Avrupa'dan gelmeydi. O zaman korno ve keman da kullanılan enstrümanlardı. Nefesli enstrüman içeren gruplar merasimlerde, pikniklerde, cenazelerde ve dans partilerinde günün marşlarını ve pop parçalarını çalarlardı.

Neydi Bu Değişiklikler?

O günlerde cazda, doğaçlama dışında özgün özellikler de var olmaya başlamıştı. Peki neydi bu değişiklikler?

1.Senkopasyon: Temponun vurgu noktalarına denk gelmeyen notalar çalmak

2.Enstrüman seçimi: Nefesliler davul ve kontrabas cazı tanımlayan enstrümanlardı.

3.Caz parçalarında volüm değişiklikleri yapmak. Avrupa konser müziğinde o kadar da olmayan bir şeydi bu.

4.Vurmalıların rolünün artması ve buna bağlı olarak melodik enstrümanların daha ritmik ve "perküsif" çalması.

5.Enstrümanın doğal tonunu değiştirmek: Örneğin saksofoncular, özel bir efekt yaratmak adına, tonlarını sertleştirirlerdi. Tromboncular uğuldamaya benzer sesler çıkarırlardı. Sesi değiştirmek adına enstrümana bir obje eklenirdi. Trompetçiler ve tromboncular enstrümanlarının ucuna lavabo açmak için kullanılan pompalar takarak seslerini boğarlardı. (Daha sonra bu obje "surdin" olarak geliştirildi.) Davulcular zilin sesi uzasın diye zillerinin üzerine zincir koyarlardı.

6.Vızıltı, çıngırtı, uğultu gibi tek başına çirkin gelen sesler ilk defa o zaman, müziğe renk katma adına enstrümancılar tarafından icra esnasında kullanıldı.

7.Kısa süreli tekrarların yoğun biçimde kullanımı: Bir örneği davulun parça boyunca "ride" ritmidir. Bir diğer örneği de piyanistin sol eliyle kullandığı "boogie-woogie" ritmidir. Tekrarlanan bas figürleri de bir "groove" oluşturmak adına kullanılan bir tekrar biçimiydi.

8.Aynı anda birçok ayrı ritmin çalınması: Poliritim olarak adlandırabliriz bunu. Afrika müziğinde yaygın olan poliritim, caz da kullanılıyor. Ritimde bir gerginlik yaratarak heyecanın arttırılması için kullanılmaktadır.

9.Tek bir notanın çalınışının, nota şeklinin kişiden kişiye değimesi: Bir notanın uzunluğu, şiddeti, rengi, niteliği (ağır mı hafif mi, büyük mü küçük mü, aydınlık mı karanlık mı, sert mi yumuşak mı), notanın hangi şiddetle başladığı ve notanın ne zaman bozulduğu, vibrato (notanın yakın notalara hızla gidip gelmesi), tremolo (notanın volümünün dalgalanması)

10."Blue note"un kullanımı: Ton dışında bir notadır bu ve blue note'ların kullanımı Afrika müziğinde yaygındır. Piyanonun 12 notası vardır ve bir batı Afrikalı, piyano eşliğinde şarkı söylediğinde, piyanoda olmayan komalı sesler de kullanabilir ve sanki piyano tuşlarının arasındaki notaları söyler izlenimi verirdi. Tabii blue note'lar piyanistler tarafından kullanılamazlardı. Bu komalı sesler şarkıcılar ve nefesliler tarafından kullanılırdı. Gitaristler de teli biraz çekerek elde edebilirler blue note'u. Blue note'un diğer bir tanımı da gam dışında bir ses kullanmak (ama bu nota kromatikle karıştırılmamalı). Daha teknik terimlerle anlatmaya çalışırsak, bir pentatonik minör gamında arttırılmış dörtlü, majör üçlü ve/veya majör yedili, sıkça kullanılan blue note'lardır.

11.Soru-cevap formatı : Örneğin bir çalgıcı kısa bir cümle çalar, diğer bir çalgıcı aşağı yukarı o cümleye benzeyen ya da o cümleyi tamamlayan bir cümle ile cevap verir. (Bunun en tipik örneği Miles Davis'in So What adlı parçasıdır. Basçı bir soru sorar ve nefesliler cevap verir.)

Swing'e Yakınlık

Caz birçok türün karışımı olarak başladı. Çok çeşitliliği koruyarak yeni etkileri içine çekmeye devam ediyor. Örneğin 1920'lerde ve 1940'larda 20. yüzyıl klasik müziğinden, 1960'larda Hint müziğinden, 1970'lerde rock müziğinden etkilendi. İlk caz müzisyenlerinin doğaçlamaları melodileri süsleme ile sınırlıydı ama bu süslemeler bir süre sonra parçanın kendisi kadar önem kazanmaya başladı ; öyle ki, parçadan geriye kalan tek şey parçanın akor dizileri ve genel ruhu olmaya başladı.

Erken caz; ragtime, blues ve bando köklerinden şu özelliklerle ayrılıyordu :

1.Daha çok doğaçlama vardı.
2.Ritim duygusu çok daha sakindi ve "swing"e daha yakındı.
3.Artık dönemin pop parçaları yerine kendi bestelerini türetiyordu.
4.Kollektif bir doğaçlamaya gidilmişti ve doğaçlamalar blues, ragtime, ya da bando müziğininkinden daha çetrefilliydi.

Yorumlar

Taze haberler