![]()
İlk önce belirteyimki bu tarihçede sadece nirvanadan söz edilir çok kısıtlıdır en kısa zamanda size daha iyisini bilinki sunacağım.
1991 yılında Bleach'ten sonraki 2. albümleri olan Nevermind ile Nirvana adı tüm dünyaya yayılıyordu. Punk-metal karışımı bu müzik, Kurt Cobain'in elinden çıkan şarkı sözleriyle dönemin gençliğinin sesi durumuna geldi ve doksanların kayıp kuşağı, içinde kendilerine ait çok fazla şey buldukları bu müziğin sahibini kahramanları ilan etti. Ancak Cobain'e kahraman olmak isteyip istemediğini soran yoktu tabii ki.
Grup 1991 yılı Eylül ayında dünyayı alt üst edecek olan Nevermind albümünü çıkardı. Albümün tanıtım kayıtları ilk olarak Sub Pop için kaydedilmişti ve o sıralarda adının Sheep olması düşünülüyordu. Kapakta Spencer Elden adlı bir bebek suyun içinde oltanın ucundaki yeme, yani paraya doğru yüzmektedir. Büyük bir ihtimalle oltanın ucundaki yem, bebeğin boğulduğunu anlamasını engellemektedir. Albüm 135.000 dolara Los Angeles'taki Sound City stüdyolarında kaydedilmişti. Albümdeki "Smells Like Teen Spirit" şarkısı bir anda ortalığı kasıp kavurmaya başladı. Şarkının videosu MTV'de sürekli yayımlanmaktaydı.
Geffen plağın ilk baskısını 48.000 adet yaptı, ancak albüm kısa sürede patlayınca, bu rakam inanılmaz komik bir duruma düşecekti. Bu albümün hit parçası olarak grup ilk önce "Lithium"u düşündüyse de yapımcıları Butch Vig tercihini "Smells Like Teen Spirit"ten yana yaptı. Butch Vig, aynı zamanda Sonic Youth, Smashing Pumpkins gibi diğer grunge gruplarıyla da çalışan bir yapımcıydı ve albümün farklı soundu onun elinden çıkmıştı.
1992 yılının Ocak ayında albüm Billboard listesinde Michael Jakson'ın Dangerous adlı albümünü indirip bir numara oldu. Albümün yalnızca Amerika'daki satışı altı ay içinde dört milyona ulaştı ve platin plak kazandı.
Nevermind adlı albümün başarısının ardından 1992 yılını Nirvana en medyatik grup olarak kapattı. 1993 yılında yeni albümün kayıtları başladı. Albüm henüz çıkmadan adı konusunda çeşitli tartışmalar çıktı. Albüm için ilk düşünülen isim I Hate Myself And I Want To Die'dı. Daha sonra Geffen bu ismin Verse Chorus Verse olarak değişmesi için baskı yaptı. En sonunda ani bir kararla albüme In Utero adının konulmasına karar verildi ve albümden I Hate Myself And I Want To Die adlı parça çıkartıldı. Bu şarkı daha sonra The Beavis And Butthead Experience adlı Geffen'in toplama albümünde yer alacaktı. Verse Chorus Verse adlı şarkı ise AIDS araştırmalarına yardım amacıyla çıkarılan No Alternative adlı bir albümde yer aldı.
1993 yılının Eylül ayında In Utero, Billboard'da bir numaraydı. Albümde yer almayan bir diğer parça olan MV, Al Apologies - Rape Me single'ına alındı. Aynı yıl Kasım ayında Nirvana, o sıralar bir hayli popüler olan MTV'nin akustik dizisine katıldı ve ilerde klasikler arasına girecek olan bir canlı kayıt gerçekleştirdiler. In Utero albümünde Kurt Cobain ilk defa olarak şarkı sözlerinin de albümle verilmesini istedi.
"The Man Who Sold The World" adlı şarkı da, Nirvana ile yıllar sonra popülarite kazandı. 1994 yılının Lollapalooza konserinde de Nirvana asıl grup olarak yer aldı...
