Mike Stern Ft. Richard Bona & Dennis Chambers @ Babylon - Taksim - İstanbul

denis chambers tabi ki :=)o adam için gittim arka arkaya iki gece basist richard harika bi insan azıyla birebir bass solosu attığında adımı unuttum mike abimizin effectleri harikaydı dennis babanın zaten yorum yok ara ara sinirlendi bişilere :) bu gecede bageti düşürdü :=) sonra bi ara nazara geldi derken adam gaza geldi kısacası bateri denilen aleti icad edildiğine pişman etti adam.sağolsun bir crashimle derimi imzaladı ilk akşamın soundcheckinden sonra bagetinin az kaldığını söleyerek zuhal müzikten tolgadan baget istedi derken istiklalden tünele yürüdüler baget aradılar orası zaten komediydi :=) konser esnasında yaptığı içecek esprileri :=) kısacası arıza adamların hepsi bir araya gelmiş gitmeyenler elbetteki çok şey kaçırdılar gidemeyenlere lafım yok bende herkes gibi mest oldum konserden sonra aklımda bi tek şey vardı bu diyardan göçmekti artık..şu an evdeyim ve hala alık alık davula bakıyorum :=)

Oncelikle boyle bir organizasyonu duzenleyen herkese cok tesekkur ediyorum...Dun gece hayatımda izledigim en iyi canlı orkestraya tanık oldum. Bu konseri anlatamam çünki ben buraya ne kadar yazarsam yazayım konsere gidemeyen hiç kimse nasıl olduğunu anlayamaz..Tek kelimeyle bir rüyaydı sanki...Ama ben kendim için e büyük rüyayı konserden bi saat önce yaşadım, Babylona tünelin ara sokaklarından gidiyorduk bi sokaga girdik bir baktım karsımda agzında kocaman bi pro, kafasında sapka ve pearl montlu bir zenci ( Dennis Chambers) inanamadım bir anda oylece baka kaldım sonra o biseyler soyledi ve konusmaya basladık,,,daha fazla dayanamayıp sarıldım oda sarıldı..cok saygılı cok tatlı bi insandı ogece yasadıgım hersey bi ruya gibiydi sanki....

İzlediğin en keyifli konserlerden biriydi dün geceki performans. Dennis bey üstteki resimdekine benzer sümerbank pijamalarıyla ortalığı dağıttı, Mike bey inanılmaz rahatlığıyla ortalığı toparladı. Richard efendi ise George Benson'ı cebinden çıkarttı, bu nedir kardeşim dedirtti..

Tek sinir bozucu olay adamlar sahnede bir şeyler çalarken arkada muhabbet eden tipler olmasıydı. Bu adamlara böyle bir saygısızlık yapılmamalıydı. Neyse, bu tip adamlar her yerde olabiliyor artık demek ki.

Nem'in bahsettiği rahatsızlığı ben de paylaştım dün gece. Aradan sonra arka tarafa geçen nurten'in ekürisi, belli ki

"Abicim mutlaka gidin izleyin deli gibi "bateri" çalan bi adam var"

muhabbetiyle gelmişti. En çok gürültüyü çıkaran onlardı. İlk yarıda üst kattan izlerken arkamda Cengiz Baysal kül tablasının üzerinden düştüğünde de bir gürültü çıktı ama ona helal olsun tabi.

Bunun dışında "dinamik nedir?", "groove nedir?", "uyum nedir?", gibi canlı performans sorularını yanıtlayan 4'lü ayrıca "alçakgönüllülük", "yaşam kalitesi", "saygı" gibi insani konulara da değindi dün gece.

Grubu Babylon'a getirenlerle, arka kapıdan bizi de içeri ittiren nüfuzlu dostlarımızı da buradan selamlamak isterim...

hayatımın konseriydi.... pena alındı, resim çekildi, bütün konser kameraya alındı, adamlarla gerekli muhabbetler yapıldı; müzisyenler otellerine kadar olmasa da kapıdna geçirildi...

mike stern büyük bir usta..
dennis chambers tam bir davulcu..
richard bona önemli bir yetenek....
bob amca ise hem jennifer lopezin hem riki martinin saksocusu valla helal muahahahah

ha bir de not.. bir arkadaş demiş ki eve geldim davula mal mal baktım,, ben eve geldim, bası alıp kılıfına soktum, gardalobın en üst; ulaşılamayan yerine koydum:) müstakbel newyork biletimi de beynimin en hatıra yerine gömdüm.