1967'de ilk plaklarını yaparlar. Vokalde Alman hatun Nico vardır. Andy Warhol, plağın prodüktörlüğünü ve tanıtımını üstlenir. Gürültülü bir albümdür. Uyuşturucunun etkisi şarkılarda da göze çarpar. "Heroin" buna en güzel örnektir. Önemli bir müzik dehası olan John Cale ile çalışırlar. 1968'de "White Light-White Head" çıkar. Bu albüm çıkar çıkmaz John Cale apar topar gruptan ayrılır. Gitar ve kemanda Doug Yule'ın yer alması ile grubun sound'unda bir farklılaşım göze çarpar. Velvet Underground, derin müziği ve lirikleriyle tüm müzik eserlerini alt üst etmiş ve bambaşka bir ekol yaratmıştır.
Kendi adlarını taşıyan albümleri 1969'da çıkar ancak Velvet'in tanınmasında 1970 tarihli çalışmaları "Loaded" ın büyük katkısı olur. "Rock'n'Roll" ve "Sweet Jane", konserlerde en çok istek alan parçalar olur. 1970'de Lou Reed, grubu konser sırasında bırakır gider. Velvet Underground dağılır. Eski parçalar toplanır ve "1969, Velvet Underground-Live" ve "Squeeze" adlı 2 plak piyasaya sürülür.
Lou Reed, solo çalışmalarına devam eder. 1972'de kendi adını taşıyan melankolik albümünü çıkarır. İkinci albüm "Transformer" de yine 1972'de çıkar. David Bowie'nin ismi göze çarpar. Hepimizin bildiği "Perfect Day" bu albümden çıkan en nadide şarkılardan biridir. Ayrıca yine unutulmazlar arasına giren "Walk on the wild Side" da önemli bir çalışmadır.
1973'de "Berlin" albümü piyasadadır ancak fazla tutunamaz. İçinde "Transformer" daki kadar hit parça barındırmaz. Ardından diğer albümler ve plaklar gelir. 1974'de "Sally Can't Dance" ve "Rock'n Roll Animal"; 1975'de "Lou Reed-Live" ve "Metal Machine Music"; 1976'da "Rock'n Roll Heart" ve "Coney Island Baby" isimli plaklar sayılabilir.