O günlerde cazda, doğaçlama dışında özgün özellikler de var olmaya başlamıştı. Peki neydi bu değişiklikler?
1.Senkopasyon: Temponun vurgu noktalarına denk gelmeyen notalar çalmak
2.Enstrüman seçimi: Nefesliler davul ve kontrabas cazı tanımlayan enstrümanlardı.
3.Caz parçalarında volüm değişiklikleri yapmak. Avrupa konser müziğinde o kadar da olmayan bir şeydi bu.
4.Vurmalıların rolünün artması ve buna bağlı olarak melodik enstrümanların daha ritmik ve "perküsif" çalması.
5.Enstrümanın doğal tonunu değiştirmek: Örneğin saksofoncular, özel bir efekt yaratmak adına, tonlarını sertleştirirlerdi. Tromboncular uğuldamaya benzer sesler çıkarırlardı. Sesi değiştirmek adına enstrümana bir obje eklenirdi. Trompetçiler ve tromboncular enstrümanlarının ucuna lavabo açmak için kullanılan pompalar takarak seslerini boğarlardı. (Daha sonra bu obje "surdin" olarak geliştirildi.) Davulcular zilin sesi uzasın diye zillerinin üzerine zincir koyarlardı.
6.Vızıltı, çıngırtı, uğultu gibi tek başına çirkin gelen sesler ilk defa o zaman, müziğe renk katma adına enstrümancılar tarafından icra esnasında kullanıldı.
7.Kısa süreli tekrarların yoğun biçimde kullanımı: Bir örneği davulun parça boyunca "ride" ritmidir. Bir diğer örneği de piyanistin sol eliyle kullandığı "boogie-woogie" ritmidir. Tekrarlanan bas figürleri de bir "groove" oluşturmak adına kullanılan bir tekrar biçimiydi.
8.Aynı anda birçok ayrı ritmin çalınması: Poliritim olarak adlandırabliriz bunu. Afrika müziğinde yaygın olan poliritim, caz da kullanılıyor. Ritimde bir gerginlik yaratarak heyecanın arttırılması için kullanılmaktadır.
9.Tek bir notanın çalınışının, nota şeklinin kişiden kişiye değimesi: Bir notanın uzunluğu, şiddeti, rengi, niteliği (ağır mı hafif mi, büyük mü küçük mü, aydınlık mı karanlık mı, sert mi yumuşak mı), notanın hangi şiddetle başladığı ve notanın ne zaman bozulduğu, vibrato (notanın yakın notalara hızla gidip gelmesi), tremolo (notanın volümünün dalgalanması)
10."Blue note"un kullanımı: Ton dışında bir notadır bu ve blue note'ların kullanımı Afrika müziğinde yaygındır. Piyanonun 12 notası vardır ve bir batı Afrikalı, piyano eşliğinde şarkı söylediğinde, piyanoda olmayan komalı sesler de kullanabilir ve sanki piyano tuşlarının arasındaki notaları söyler izlenimi verirdi. Tabii blue note'lar piyanistler tarafından kullanılamazlardı. Bu komalı sesler şarkıcılar ve nefesliler tarafından kullanılırdı. Gitaristler de teli biraz çekerek elde edebilirler blue note'u. Blue note'un diğer bir tanımı da gam dışında bir ses kullanmak (ama bu nota kromatikle karıştırılmamalı). Daha teknik terimlerle anlatmaya çalışırsak, bir pentatonik minör gamında arttırılmış dörtlü, majör üçlü ve/veya majör yedili, sıkça kullanılan blue note'lardır.
11.Soru-cevap formatı : Örneğin bir çalgıcı kısa bir cümle çalar, diğer bir çalgıcı aşağı yukarı o cümleye benzeyen ya da o cümleyi tamamlayan bir cümle ile cevap verir. (Bunun en tipik örneği Miles Davis'in So What adlı parçasıdır. Basçı bir soru sorar ve nefesliler cevap verir.)