yan flüt ve keman

"herkesin yapısı isteği vesairesi farklıdır" gibi bir mantalite ile yaklaşmaktansa biraz olsun genel ve daha çözücü düşünüp bu insana yardımcı olabilecek yorumlar yazmak bence amaç edinilmeli.

Sühacım sen ister kabul et ister etme, enstrüman öğrenmekte bireysel yatkınlığın çok büyük rolü vardır. Yeryüzünde flütü kemandan daha kolay öğrenen insan sayısı kemanı flütten daha kolay öğrenen insan sayısından fazla olabilir ama bu "herkes" flütü kemandan daha kolay öğrenir demek değildir. Arkadaşın flüt çalabilmesi için dünya kadar diyafram egzersizi yapması ve bir yığın üfleme tekniği öğrenmesi gerekecek. Bu, doğum günü pastasının mumlarını üflemeye benzemiyor ne yazık ki. Ayrıca insana yardımcı olacak yorumlar yaz demişsin, yazdım zaten bir önceki mesajımda. İkisine de başlasın, hangisindan daha fazla haz alırsa onu çalsın. Hatta isterse ikisini de öğrenebilir. Okumadın sanırım.

buna göre de arkadaşa flüt çal demenin nesi yanlış anlayamadım

İyi de flüt çalmanın yanlış olduğunu söyleyen olmadı ki!

siz saygıdeğer müzik otoritesi , divası haline gelmiş insanlar

Ben müzik otoritesi olduğumu söylemedim. Bunları nerden uyduruyorsun anlamıyorum. Asıl insanların müzikle ve enstrümanlarla ilgili verdikleri bilgilere bu kadar köpürerek "Ben müzik otoritesiyim" diye bas bas bağıran sensin.

buradaki herkesin kim olduğunu bilmediğiniz için bu hareketiniz çok yanlış

Açık açık "Siz benim kim olduğumu biliyor musunuz? Ben bir müzik otoritesiyim." diyorsun. Şunu söylemeliyim ki, burdaki insanların kim olduğunun ve müzik otoritesi olup olmadığının hiçbir önemi yok. Müzisyen olmayan ama enstrümanlarla ilgili bilgi edinen biri de bu başlık altına yorum yazabilir. Ayrıca insanların sözleri, düşünceleri, başkalarının mevkilerine göre değişmemelidir. "Aa bak bu adam bilmemneymiş, ben o zaman şöyle konuşmayayım, böyle konuşayım." demektir asıl yanlış olan. Ayrıca müzik otoriteleri de her şeyi bilecek diye bir kaide yok.

lütfen kendi teorilerinizin sonuna " bana göre " gibi eklentiler yapın.

Hah işte! "Bana göre" dersem bireysel farklılıklardan bahsetmiş olurum- ki sen bireysel farklılık dedğimiz an köpürüyorsun. Sonra da "bana göre" gibi göreceli şeyler yazmamızı istiyorsun. Hani genel bilgiler vermemiz daha doğruydu? Ayrıca ben zaten bir önceki mesajımda genel bir bilgi verdim. "Kişilerin yatkınlıkları birbirinden farklı olacağından ikisine de başlayabilir, bir seçim yapabilirsin" dedim.

Sühacım bence sen bu konuda sinirlenmişsin ve bu yüzden kime ne söyleyeceğini şaşırmışsın. Hiçbir iddiam olmadığı halde beni, kendisini müzik otoritesi ilan etmekle suçlamışsın. Ya sakin kafayla bir önceki mesajımı tekrar oku ya da artık yazma.

Ayrıca bana, bu sinirle gidersen birazdan bana da Eren Kömürlü 3 benzetmesi yapacaksın gibi geliyor.

ismini bilmiyorum :) gayet sakinim , ismini bilseydim sevgili "x" olarak hitab ederdim.

kız arkadaşını koruman güzel bir şey.ben de olsam öyle yapardım emin ol.ama kız arkadaşının ettiği laflardan sana bir kaç örnek vermem gerekirse kimin alakasız şeylerden bahsederek bir şeyleri empoze etmek bir yana burada otorite olabileceğini varsaydığını rahatlıkla anlarız.

"inanın ki fikrim olmayan konularda konuşmam, ama 6 yaşımdan beri viyolonsel çalıyorum ve müzikle ilgili her türlü ortama belki milyonlarca defa girip çıktım, onun için fikrimi söyleme hakkını kusura bakmazsanız kendimde buluyorum, bunun içinde sağlı sollu camlarla ilgilenmeye hiç niyetim yok! umarım anlatabilmişimdir.."

kimseye fikrinizi söylemeyin denmedi ancak 6 yaş filan gibi "bayhan" tarzında oldukça komik şeyler söylendi.hatırlarsanız bayhan da popstarda ben 6 yaşından beri bilmemneyim tarzı bir şeyler söylemişti.devam edelim :

"çok güzel anlattın :) ama ben yıllardır bütün çevremin kemancılarla, gitaristlerle, flütistlerle, çellistlere ve vs.vs.vs'lerle dolup taştığını ve benim de o çellistlerden biri olduğumu anlatamıyorum sanırım.. olsun, dert değil.. :)"

evet burada bir şey anlatmışım veya anlatmak istemişim ancak bulduğum cevap ben mükemmelim , herşeyi bilirim etrafımda galaksiler var tarzında bir yazı geldi.benim anlamadığım böyle bir statüye sahip diye bizim söylediklerimiz çürümüş mü oluyor.

sanırım burada söylenenleri "hayır şu şu şu değil , şu şu şöyle teknik olarak bu yüzden bu da böyle" demek yerine benim etrafımda inanılmaz müzisyenler var , 6 yaşından beri viyolonsel çalıyorum hayatımı varımı yoğumu müziğe verdim.yani ne alakası var anlamadım ben müzikle ilgilenmeye çok küçük yaşta başladım iyi derece çaldığım birden fazla enstruman var ve enstrumanların birbirlerine göre zorlukları olduğunu "iddia etmiyorum".bunu ben kendim yaşadım.kimi insana bir enstruman daha kolay gelebilir ben size kalkıp kesinlikle dünyadaki her insan flütü kemandan kolay öğrenir demiyorum ki siz kendi kendinize uydurup "mütevaziliğinizden ödün vermeden" (maşallah) bir şeyler söylüyorsunuz.neyden bahsettim değil mi mesela ? ney ile flüt arasında bir bağlantı kurun hangisi daha zor gelir söyleyin bana o halde.

yukarıda kalkıp bir enstruman diğerinden zor değildir gibi bir şey söylenmiş benim tepkim buna.flüt ile kemanı geçtim allahınızın aşkına bana gelin deyin ki klarnet flütten bazı insanlara göre kolay olabilir deyin tartışalım gülelim eğlenelim.

e tabi sen de kalk şimdi ben de 2 yaşından beri racer x çalıyorum filan hemen eren kömürlü ile "band" ayarlayalım sana :P

veya sana soru soralım ney mi daha zordur flüt mü diye , fikrin olmadığı gibi cevap vermeye kalk ve ardından ben türkiyenin sayılı çellistlerinden biriyim diyerek işin içinden çık.eren kömürlü bile bu kadar değildi yapmayın allah aşkınıza.hatta şimdilerde kendisine o kadar eleştiri yapmış oldğum için biraz pişmanım da.

illa açıklamak zorunda isem ;

ney ve flüt arasında diyaframın gücünden ziyade neyi zor kılan etmen başka arkadaşlar.tüm üflemeli çalgılarda özellikle flüt ve ney gibi woodwind olarak sınıflandırılacak çalgılarda diyaframınızı geliştirmeniz "şarttır".bununla beraber ney üflerken tutuş pozisyonunuz ve dudağınızla oluşturduğunuz şekil ses çıkarmak için bile gerekli şekilde olmalıdır.ney üflerken çok farklı üfleme teknikleri ve her bir üfleme tekniğinin yarattığı farklı etkiler vardır.burda bahsedilen virtüözite değil tekrar söylüyorum.bu sebeplerden neyden ilk etapta düzgün ses çıkarmak bile çok ama çok zordur ve flüt neyden daha kolay öğrenilir ama basit bir alet değildir elbette.

şimdi son sözlerimi söyleyeyim ve umarım başka sözler söyletmezsiniz ;

viyolonsel çalmanı ve çeşitli büyük etkinliklerde rol almanı saygıyla karşılıyorum.kimsenin müzik adına verdiği emek ile dalga geçmek gibi bir lüksüm asla yok ancak bu durum çok zorlanır , bazı statü belirleyici şeyler ısrarla birden fazla göze sokulursa benim söylediğim kelimelerin 10 katını söyleyecek insanlarla karşılaşır , üzülürsünüz.bir müzisyen için , kendi enstrumanına yeterince hakimiyet sağladıktan sonra diğer enstrumanlar da onun kadar zor gelir saygıdan ötürü.profesyoneller arasında bu böyledir çünkü biri diğerinin zanaatine saygılıdır.çevrendeki müzisyenlerden keman çalanlar "yapmayın flüt inanılmaz zor bir alettir" diyebilirler.aynı şekilde flüt çalan insanlar da tersini söyleyebilir.ben de aynı şekilde mandolin çalanlara gıpta ederek bakarım.o kadar ince perdeler arasında bu denli hızlı ve temiz basabilmek kolay iş değildir diye düşünürüm.birbirinden yetenekli davulculara da gıpta ederek bakar ve asla çalamam derken onlar da aynı şekilde gitar için tersini söylerler.

arkadaşlar kendinize gelin biz burada profesyonel arenada müzisyenlik yapmak isteyecek birine yardımcı olmaya çalışmıyoruz.biz burada müziğe hobi amaçlı başlayacak , vakit geçirecek ve bu esnada enstrumandan baymak istemeyecek bir insana yardım etmeye çalışıyoruz.bu kadar basit ve yüzeysel bir konuyu bu kadar gereksiz irdelemek ,bizi dışardan okuyan insanların gözüne kim bilir ne kadar komik görünüyordur.bu mantıkla hareket edilip genel anlamda düşünüldüğü vakit arkadaşa flüt çal demek mantıklı bana göre.

değinmek istediğim bir başka konu da bazı enstrumanlara hangi yaşta başlanırsa başlansın zaman ayırıldığı vakit oldukça iyi hakimiyet sağlanabilmesi.profesyonellik tanımı yukarıda kullanıldı ancak profesyonel müzisyen demek bu işten para sağlayan müzisyen demektir.profesyonel olmak ile bir enstrumana hakimiyet sağlamanın alakası yok.piyasada profesyonel olup rezalet çalan insanlar bunun kanlı canlı örneği.söylediklerimi tekrar ediyorum , virtüözite ve müzisyenlik arasında şöyle bir fark var. "michael angelo - steve vai"

sadecemüzik kardeşim , senden yazı yazmadan önce ricam , bu başlığa yazdığım herşeyi sakin sakin okuman varsa karşıt görüşün sakin sakin , işin içine mütevazilik sınırlarını aşmayacak şeyler katarak yazman olucak.

Kız arkadaşım mı? Eğer kız arkadaştan kastın sevgiliyse böyle bir şey mümkün değil çünkü ben bir bayanım. :) Ayrıca beni tanıyorsun, daha önce çok kez garaj buluşmalarında, aynı ortamda bulunduk. Kim olduğumu da Garmes'le yazdım sana. Seni tanıdığım ve az çok muhabbetimiz olduğu için "Sühacım" deme hakkını kendimde buldum ama sen istersen bana "x" diyebilirsin tabii. :)

Öncelikle neden bana yazdığın cevaplarda violoncellist'in sözlerine savunma yaptığını anlayamadım. Benim mesajlarıma benim yazdıklarımla ilgili yorum yapman daha normal olmaz mıydı? Anlatmaya çalıştığım buydu işte. violoncellist'e o kadar kızmışsın ki, başkalarının yazdıklarını da violoncellist'in yazdıklarıyla aynı muameleyi yapıyorsun. Evet, violoncellist müzik ve enstrümanlar konusunda iddialıdır, bu yersiz bir iddia da değildir- zira kendisi gerçekten de müzik ve enstrüman konusunda engin bilgilere sahip bir dostumdur. Ama ben hiçbir iddiada bulunmadım ki. Ayrıca violoncellist'in yanlış anlaşıldığını vurgulamaktaki amacım onun eşim, dostum, sevgilim vs. olması değildi. Sen de arkadaşımsın, o da arkadaşım. Eğer dediğin gibi davranıyor olsaydım seni de korumam gerekirdi. Ama ben kimseyi korumuyorum, sadece fikirlerim doğrultusunda yazıyorum.

Madem bu mütevazilik olayına bu kadar taktın, birkaç şey söyleyeyim: violoncellist hayatım boyunca tanıdığım en mütevazi müzisyenlerden biri. Benimle ilk tanıştığı andan itibaren müzik camiasıyla ilgili söylediklerime inanan, samimiyetime güvenen biri. Ona anlattıklarımın aynısını başka konservatuvar öğrencisi arkadaşlarıma anlattığımda-ki onları violoncellist'ten daha uzun süredir tanıyordum- bana inanmadılar ve türlü bahaneler ürettiler. Ayrıca bir kez bile bilmediğim bir şey karşısında burnu büyüklük yapmadı, bilmişlik taslamadı. Hep yardımcı oldu. Ama söz konusu hakim olduğu alanda söz söylemeye gelince elbette doğru bildiklerini söyleyecek. violoncellist'e kızıyorsun ama sen de "burdaki insanların kim olduğunu bilmiyorsunuz", "kardeşim itü konservatuvarda okuyor" diyerek ona kızdığın şeyin ayınısı yapıyorsun. Bu konuda sana da kızmıyorum ona da. Çünkü dediğim gibi, insan hakim olduğu konularda söz söyleme hakkına sahiptir. "Mütevaziliğin fazlası aptallıktır." diye bir sözü vardı büyük bir düşünürün.

Son olarak, senin de müzikal yeteneklerini biliyorum. Muazzam gitar soloları attığını ve bunu gözlerin kapalıyken de yapabildiğini. Ayrıca bununla kalmayıp kendini müzikal anlamda geliştirdiğini de... O yüzden "burdaki insanların kim olduklarını bilmiyorsunuz, karşınızda çok yetenekli, bilgili biri olabilir, ona göre konuşun" tarzı imalar yapma- zira ben seni tanıyorum.

Al işte. violoncellist'e yazılmış bir mesaj daha. Yahu ben ne çello çalıyorum ne de herhangi bir büyük organizasyonda rol aldım. Benim herhangi bir iddiam yok ki... Gayet mütevaziyim.

sadecemüzik kardeşim , senden yazı yazmadan önce ricam , bu başlığa yazdığım herşeyi sakin sakin okuman varsa karşıt görüşün sakin sakin , işin içine mütevazilik sınırlarını aşmayacak şeyler katarak yazman olucak.

Bu tavsiyeye benim değil senin ihtiyacın var.

şu yazdığın hiçbir şeyin tartışmanın konusu ile ilgisi yok.kaldı ki bir insan burada çıkıp ben 6 yaşından..bla bla... (sıkıldım artık) beri bilmemne tarzı şeyler söylüyorsa burada yorum yapan herkesin üzerinde istemeden de olsa baskı yapmış olur.hatalı bir davranıştı kabul edin.

anladığım kadarıyla da bu konuda da kendinizi hala haklı ve sorgulanmaz kabul etmektesiniz.umarım çok geçmeden daha yapıcı bir hal alır ve diğer insanların fikirlerine karşı çıkarken statünüzden bahsetmezsiniz.komik çünkü.

Ben statümden bahsetmiyorum. Kaldı ki bir statüm yok zaten. Hala anlamamakta ısrar ediyorsun.

daha fazla yazmayacağım kusura bakma.

İyi edersin.