Sevgili Garajdaşlarım!
Belki bazılarınız diyecek ki: "Yahu biz o kadar konuştuk, tartıştık, küsüştük, bu ibibik niye karışmadı?"
Güzel gözlü, atmaca bakışlı dostlarım! İzledim, oturdum ve çenemi ovalaya ovalaya münakaşanızı seyrettim. Ve içimde anlamlandıramadığım, kaynağını bulamadığım bir dürtü "e hadi azizim, çık ve söyle artık" dedi.
Peki neyi? Neyi söyleyeyim siz berrak zihinli sanatsever dostlarıma?
Evet, gün bugündür. Birtakım manipulasyonlarda bulunmuş, tartışmalarınızı taciz etmiş, bazı üyelerimizin öfkesini üzerimde toplamış olabilirim. Ne var ki çok saydığım bir politikacımız der ki, dün dündür, bugün bugündür. Gün itibariyle adaylığımı koyuyorum efendim. Neye? Tabii ki başkanlığa, bekçiliğe, otoriteye!
Efendim manzara gösteriyor ki bekçiden memnun değilsiniz, yönetimin diğer mensupları vazifelerini layıkıyla yerine getiremiyorlar, bekçinin yerine vekalet eden mebusumuz ziyadesiyle yıpranmış, sıdkı sıyrılmış, Garaj'ın icaplarına yetişemiyor. Bu durumda taze kan arayışına gitmek hiç de yadırganacak bir arayış olmazdı.
Tüm yetkinin bende toplanmasını talep ediyorum. Kendi kabinemi kuracağım, çok çalışmaya erinmeyecek müdürler atayacak ve vazifesini ihmal eden müdürleri sanal dünyanın karanlık dehlizlerine göndereceğim.
"Arkadaş edinmek istemiyorum" yazan o kırmızı, can sıkıcı, tehditkar, sevimsiz opsiyona bir son vereceğim. Ne demek "arkadaş edinmek istemiyorum"? Yahu insan arkadaş edinmek istemez mi? Hadi istemez belki ama nedir bu yabanilik? Bunu beyanı fazlaca antisosyal bir karakter yapısına delalet değil midir? Derdi üç beş hoş sohbet olan, hemcinsiyle de bu sohbeti yapamayacağını bilen bir centilmenin (örneğin ben), böyle alarm gibi bir uyarının karşısında ne gibi psikolojik hezeyanlar yaşadığından haberiniz var mı? Olmaz efendim, "rahatsız oldum" butonu benim yönetim anlayışımda kabul edilemez. Zira rahatsız olmamak isteniyorsa sanal dünyadan uzak durulmalı.
Bir diğer bahis, koloniler. Efendim biliyorsunuz ki bir koloni açılıyor, mensupları içeride münakaşa ediyor ve koloni reisi gün geliyor, çekip gidiyor. Sonra misal ben üye olmak istediğimde bir türlü geri dönüş alamıyorum. Çünkü belki koloni sahibi vefat etti, kim bilebilir? Böyle durumlar için planım şudur ki, koloni müdürünün bir aylık yokluğunda koloni ihaleye açılacak ve el değiştirecek. Taliplerden biri bu görevi üstlenecek. Diyelim günün birinde koloni sahibi geldi ve kolonisini geri istedi, çat diye Garaj'ın yeni kuralları önüne konulacak.
Siyaset bahsi. Serbest olacak efendim, uzatmıyorum.
Forum bahsi. Eski cırcır vırvır sanal sahalarda yerini geri alacak. Ama orta yaş bunalımına girmiş işsiz, dertsiz, tasasız, dünyevi tek amacı geyik olmuş adamlar kapıdan çevrilecek. Orta yaştakilerin geyikleri, kuşak farkında mıdır yoksa can sıkıntısından mı bilinmez ama, bizler için gerçekten çekilmez oluyor.
Ayrıca şu Türkçe dejenere zımbırtısı kalkacak. Yahu benim gibi dilimizi düzgün kullanmaya azami çaba sarfeden insanlar bile, uyduruk yerlerde ağa yakalanıyorlar. Müdürlere aylaklık yapma fırsatı tanıyan bu sistemi kaldırıp tüm yükü yine personele yükleyeceğim. Yoksa sözcüklerle oynadığım, yüksek ironi zekam ve edebi cinliğimle kaleme aldığım mesajlar sisteme takılmaya devam edecekler.
Şimdi değerli Garajdaşlarım. Ne diyorsunuz? Var mısınız? Beraber bu yola girmeye ne dersiniz? Yollar yürümekle aşılmaz, güneş balçıkla sıvanmaz ve evet, petrol vardı ve hepsini ben içtim.
