-
ben de duruma göre değişir diyim bari.. böylece üç durum da oluşmuş olsun hehe
-
öyLeyse,vaRız ..
=D
-
selamlar efendim.. çok kızgın bir şekilde geldim.. şu junk mailler var ya, onları gönderenler hakkında çok kötü şeyler düşünüyorum.. daha doğrusu onları gönderilmeye programlayanlar hakkında çok kötü şeyler düşünüyorum.. düşündüklerimi de buraya yazmak isterdim ama terbiye sınırlarını çok fena aşacağımdan dolayı hoş karşılanacağını sanmıyorum ve susuyorum.. ya da dur, çizgi roman diliyle şunları söyliyim; %!#%$#!
neyse, bu konuyu geçerek ilerliyorum.. ilerleyip de ne söyleyeceğimi de bilmiyorum gerçi.. aa geçen gün uzun zamandır ismini hatırlayamadığım filmin ismini öğrenip hemen kendisine sahip oldum ve yarın (ki aslında sabah oldu, bugün de diyebilirim) film günü olması dolayısıyla da izleyeceğiz.. ben tamamını izleyememiştim ve izlediğim kadarını da çok iyi hatırlamıyorum ama hatırladığım kadarıyla güzel filmdi (cümleye bak, peh) herneyse, filmin adı; "Good Bye Lenin!".. bence izlemelisiniz eheh hatta ben yarın izleyip tekrar yorumlarım ama güzel olduğuna inanıyorum :)
he bir de Pınaaaaaar, hani Edgar Allan Poe'nun kitabı kadar bir kitabım daha var diyordum ya.. o kitap 5 kitap bir arada da demiştim sanırım.. şöyle diyim, her kitabını tek günde bitiriyorum ve 4 günde 4 kitap bitti.. şimdi sonuncusu kaldı, o da yarın biter eheh coştum ya :D ayrıca kitap da aldım bugün.. noluyor bana Pınaaaar? yardım et, korkuyorum :D
sinirli olarak girdiğim mesajdan da böyle gülerek ayrılırım işte eheh şimdi daha yazmak isterdim ama sabah (yani dün sabah) erken kalktım, o yüzden uykum gelmiş.. o yüzden gidip uyumaya karar verdim (aslında ben değil, gözlerim karar verdi ve ben de onlara boyun eğiyorum) hadi görüşürüz sevgili koloni insanları :)
-
Özcaaaaaaaan.
sen sinirLi sekiLde giRis yapaRsan,benim de yapmam normaL kaRsıLanır degiL mi_!?
off,cok sinirLiyim!
cünkü,ucukLadım!
dudagımda biLdigin 3tane ardaRda sıraLanmıs ucukLar vaRr!
ve ben sinirden kuduRuyorum.
ucukLuyken,cok fazLa suratsız,mutsuz,sinirLi,anLayıssız,agresif.. kısaca tüm kötü seyLeri baRındırıyor oLuyorum!
simdi de öyLeyim!
ucuk icin hiiic zamanı degiLdi..
yaz okuLu bitince,o 2ayLık tatiLdeyken cıkabiLirdi!
niye simdiiiiiiiiiiiii_!?
hayıRrr..istemiyorum onLarı!
cok fazLa sinir yaptım.
sakinLesemiyorum.
güLemiyorum,konusamıyorum..ALLahtan yemek yiyebiLdim =D ahuhau.
bu da isin iLginc taRafı oLsa gerek..
ama ben gibi bi insan heR türLü yer tabi,neyse.
yumusamıcam,sinirLi oLcam,hıh!
kime ne faydası vaRsa artık..
daha gidicem ders caLıscam!
OsmanLı neden sanayiLesememis_!? banane kaRdesim yaa.
ben mi düsüncem bunu,hayıR,düsünmek istemiyorum.
yazmak da istemiyorum.
hic biRsey istemiyorum..
aLayına isyaaan uLeeyn!
haLa rahatLamadım.
azcık küfRetsem mi ne-!?
gecen gazete de okudum,biLimseL bi aRastırmaya göRe,basımıza bi oLay geLdiginde neyin küfRetmek rahatLatıyormus,daha az acı hissediyormussun feLan fiLan..
off,banane.
banana*ehhe .. muz oLsa da yesek =D =D
biR mucize istiyorum ve yaRın kaLktıgımda ucugumun kompLe yok oLmasını istiyorum!
Özcaaaaaaaaaan,kendini kaybettin anLadıgım kadarıyLa..
ki ben de koRkmaya basLadım =D
bi siLkeLen kendine geL..
kendini fiLmLere ada =P
kitap da neyin nesi =P
tamam,oku ama.. insan gibi =D
üsen azcık üsen..
aaa sinirLendirmeyin beni!
atın beni denizLereeee!
=//
-
eheh Pınaaaaar, sinirlendirmesinler bizi fazla.. sonuçlarını hala öğrenemediler mi, ne dersin eheh
uçuklar hakkında birşeyler yazmak isterdim ama nerdeyse hiç uçuk vakası geçirmeyen bir insanım (hatta hiç hatırlamıyorum öyle birşey olduğunu ama hafızama güvenemeyen bir insan olarak "nerdeyse" demeyi tercih ettim eheh) ve işte o yüzden çok da iyi anlayamıyorum duygularınızı :D:D ama tabii düşününce gülmek, konuşmak, yemek yemek gibi faaliyetlerde can yakıcı bir işlevi olacağını tahmin edebiliyorum şüphesiz :) senin yemek yemeni engelleyememesine de hiç şaşırmadım tabii :D
Osmanlı... okula gittiğimden beri (hatta okula giden herkese olduğu gibi diyim) sürekli olarak anlatılıp duran ve her ne kadar tarihimizi bilmemiz gerektiğine belirli bir seviyeye kadar katılıyor olsam da doğru düzgün anlatılmayan, taraflı ve "çok pis yendik lan" şeklinde anlatılan savaşlarla bıkkınlık veren bir dersti.. (yok be, okula gittiğimden beri kısmı resmen yalan, okula gittiğimden beri olması imkansız.. önce başka şeyler öğretiyorlar eheh) hatta bu sene de tam olarak Osmanlı tarihi olmasa da yine vardı ve neyse ki kurtuldum. bildiğim kadarıyla da bir daha karşıma çıkmayacak eheh sana kolay gelsin Pınaaaar :)
küfür edince rahatlama kısmınaysa direkt bana sorsalarmış ben söylerdim rahatlattığını eheh hiç bilimsel araştırma yapılmasına gerek yokmuş :D ayrıca araştırma demişken geçenlerde arkadaşla dalga geçtiğimiz bir bilimsel araştırmadan bahsetmek istiyorum kısaca (kesin kısaca anlatırım ya, neyse eheh) şimdi pek sevgili bir bilim adamı (!) oturup düşünmüş, düşünmüş, demiş ki "lan ben ne araştırsam da yaşadığım evrene, yaşadığım topluluğa yararlı olsam" diye ve ne bulmuş dersiniz? (heh, fıkra gibi de anlattım sorulu morulu peh) alın size araştırma konusu; insanlık güzelleşiyor mu, çirkinleşiyor mu? şimdi tabii bu daha süslü bir sorudur kesin ama ben basit bir dille anlatıyorum (ki bu biraz benim gerçek soruyu bilmememle ve biraz da işin özünü kısaca anlatmak amacıyla alakalı) sonuç olarak kadınların güzelleştiğine, erkeklerin çirkinleştiğine karar vermiş.. ee nolmuş? bu araştırma neye yarar? ayrıca güzellik kadar göreceli bir kavram nasıl ölçülebilir? ölçülse bile hiçbir anlamı yok ki ya.. bilim adamı diye ortalıkta gezen bu şahsiyeti insanlık adına yakalayıp akıl hastanesine koysunlar.. he ayrıca merak ettiğim bir de şu var; bu araştırma için nasıl bir sunum yapmış ki devletten ödenek alabilmiş? gerçekten ben bunu çok merak ediyorum.. kıyamet alameti falan arayan insanlara duyuruyorum burdan; bilim adamları bile delirdi lan, daha kıyamet alameti mi arıyorsunuz hala :D neyse, kısaca dedim, uzatıyorum eheh daha çok coşardım bu konuda ama duruyorum :D
kitap konusunda da pek durabilecek konumda değilim galiba ama yavaşlamaya çalışıcam Pınaaaar :D
neyse efendim, uzun zamandır bu kadar uzun yazmamıştım sanırım (ki daha da yazardım da acıdım okuyacaklara (ki sadece Pınaaaar okuyor aslında ahah) (bu arada parantez içinde parantez açıp, ikisine de "ki" ekiyle başladığım için de kendimi tebrik ediyorum ve kalan parantezleri kapatıyorum)) artık bu yazıyı bitirir ve giderim ben.. hadi görüşürüz bakalım :)
-
Özcaaaaaaan,jean christophe grange okudun mu hic_?!
dün gece,gazete okuyordum..
kitap tanıtıyorLardı.. bi köse de senin o kitap,ansikLopedi demek daha dogrudur beLki de =P diger kösede de jean christophe grange yeni cıkmıs oLan kitabı..
benim teRcihim hangi yönde oLur tabi ki daha ince,mütevazi oLan kitapta =D
okumadıysan tavsiye ediLir.. O'nun kitapLarını ardarda okumustuk biz taaa Lise yıLLarında =D
bu yeni kitabı da aLıp okucam..kısmetse =P
gerci yazın dünya kLasikLerini okurum demistim ama oLsun..
mühim oLan insanLık..
insanlık güzelleşiyor mu, çirkinleşiyor mu?sonuç olarak kadınların güzelleştiğine, erkeklerin çirkinleştiğine karar vermiş
=D
ben mühim oLan insanLık dedikce güzeLLesiyorum demekki =D =D= ahuuahauh ...
Özcaaaaaan,sen deme..
dicegin zaman söyLe,ben senin yeRine söyLerim.. ikimizde kaRLı cıkaRız..
arastıRcak biRsey kaLmadı tabi biLim adamLarı da böyLe seyLerLe zaman geciRiyorLar iste =P
baaak,gözümün icine icine biRseyLer batmaya basLadı.. biLim adamLarı dedikLerimi mi hissetti ne =P eheh..
-
Pınaaaaaar, tabii ki Jean-Christophe Grangé okudum :) hatta son kitabı dediğin "Koloni" de geçen gün gittiğimde aldığım kitaplar arasında eheh ama ilk önce Natsu o Kirino'nun [yazarın adındaki "o" harfi ayrı yazılmıyor ama sevgili garaj bunun dejenere türkçe olduğunu düşündüğü için ayırmak zorunda kaldım] (Japonya gerilim ödülünü almış) "Çıkış" kitabını okuyup, sonra ona geçicem sanırım :) daha karar vermedim, çünkü zaten halihazırda okuduğum bir kitap var (ki yarın bitirmeyi umuyorum) okuyacak o kadar çok kitabım var ki :) bu arada benim kitap, senin ansiklopedi dediğin pek sevgili Edgar Allan Poe'nun kitabını inceledikleri için artık hangi gazeteyse onu tebrik ediyorum :)
"mühim olan insanlık" kalıbı da zaten senin mahsulün artık eheh ben söylesem bile sana gönderme yaparak söylüyorum :D bilim adamlarına söyle, sen öyle dedikçe mi güzelleşiyormuşsun diye araştırsınlar şimdi de eheh zaten kendi araştırdıkları konular da saçma (ki burda "gerçekten" bilimle uğraşan bilim adamlarını tenzih ederim.. sadece bir önceki mesajımda bahsettiğim (bunu da tırnak işareti içinde yazmak istiyorum, çünkü aşırı derecede öyle olduklarını düşünüyorum) "kalın kafalı" ve "kendini bilim adamı sanan" kişileri kastediyorum..
neyse, daha fazla sinirlenmek istemediğimden bitireyim mesajı :D hadi görüşürüz koloni..
-
ayyy,sinirLiyim gene!
neden_!?
bugun otuz bin keRe pc'yi actım,modem nettin oLdugunu gösteriyor ama nete girmiyor.. bagLantı bi geLiyor,bi gidiyor.. simdi de net yokken yazıyorum.. geLirse yoLLıcam =D
heRsey beni deLLendiriyor yav =P
ama ucukLuyken asabi oLuyorum napiim =P
zaten OsmanLı DevLetindeki Tımar Sistemi sayesinde 1saatim gitti.. ama 1bucuk sayfaLık notu ezberLedim.. en azından öyLe sanıyorum =D sınavda görcez..
ama nasıL küfrediyorum nasıL küfrediyorum...
ohhh rahatLadım =P
ki daha bunun sanayisi vaR..
ona da biRaz sinir ve küfüR ayıRıyorum =P
heR neyseee..
Özcaaaaaaaaaaaan,o kitabı benden önce okuma yav =P =P ahuahua.
baRi bunu okuma..
ben okucam!
tabi aLırsam =D
sen ansikLopediLerinden oku =P=P
okusan da okumamıs,bana söyLememis gibi yap ama söyLe =D uahauha.
bugun de maRifetLerimi konusturdum.. kuRabiye yaptım 8)
ister misiniz _!?
sizin yeRinize de yeRİm merak etmeyin =D niahhaha..
gecen gene biLimadamLarının yaptıkLarı aRastırmayı okumustum..
ama simdi akLıma geLmedi yaa =/
aa duR,geLdi..
sey diyordu gazetede,esinizi aLdatsanız biLe bunu ona söyLememeniz icin 7 sebep..
feLan fiLan..
adamLara bak yaa,iyice cozuttuLar =D
tas yagcakkk,tasss =D =D
baakk,gene acıktıgımı hissettim =D
ben böyLe yazdım ama haLaa net yok =D
bakaLım nasıL yoLLıcam..
ya da yoLLayabiLcek miyim..
cok heycanLı =P =P
-
selamlar sevgili insanlık..
Pınaaaaar, telekomun canı sıkıldığında neti kestiğine çok şahit olan biri olduğumdan hiç şaşırmıyorum bu duruma.. kesmese bile yavaşlatıyor yani.. bir de reklamları var çok hızlı diye, peh.. telekom işte, ne diyim..
kitap konusuna gelirsek (yine eheh) o kitabı dediğim gibi en az bir kitap sonra okuyacağım.. dün söyleyip bugün bitirmeyi umduğum kitabı bitirdim.. yani işte önce "Çıkış"ı okumak niyetindeyim ve o da Grangé'ın son kitabının 3 katı kalınlıkta eheh kalın baya :) hızıma göre 4-7 gün arası biter diye düşünüyorum :) yani en azından o kadar zamanın var Pınaaaar :D eğer "Çıkış"tan sonra başka bir kitap okumaya karar vermezsem süren bu kadar, duyuruyorum burdan, ona göre oku sen de :D
kurabiyelerden de bizim yerimize yemeseydin (en azından benim yerime yemeseydin) de bize (ya da bana diyim) getirseydin ya :D terbiyesiz insan :D
"eşinizi aldatsanız bile söylememeniz için 7 sebep" diye araştırma da yapmışlar demek.. hiç şaşırmıyorum artık bunlara.. yahu "bilim adamı" kavramını sorguluyorum artık içimde.. hani hiçbirşey bilmiyorum olsam en azından konunun içinde bilim olması gerektiğini biliyorum.. şimdi bu araştırmanın neresinde var bilim? ya bunları kim bilim adamı yapıyor? yoksa sadece kendileri mi benliklerine bilim adamı diyor? hadi hepsini geçtim kim bunlara destek veriyor? bütün insanlık deliriyor mu? bütün bunların cevaplarını istiyorum :D hatta kendimden geçip hayat, evren ve herşey hakkındaki nihai sorunun cevabını öğrenmek istiyorum ama aslında biliyorum cevabı.. cevap 42.. aslında ben soruyu öğrenmek istiyorum :D (ki bunu ikiyüzlülük yaparak sadece Douglas Adams'a gönderme yapmak için yazdığımı da belirtmek istiyorum ki ikiyüzlülük gibi görünmesin ahaha)
yazının sonunda da heyecanı doruğa çıkartmışsın Pınaaaaar :D ama o mesajın tek sorunu gönderememiş olsan okuma imkanımızın olmaması ve bu yüzden de heyecanın kısıtlanması :D (kısıtlanması diyorum, çünkü, hızlı bir düşünme gerçekleşmeden 1 milisaniye de olsa acaba gönderebilecek mi diye düşünüyor insan ahah)
ya bir de sen kurabiye diyince aklıma gelen Douglas Adams'ın bugün okuduğum bir yazısını yazmak istiyorum mesajım çooook uzayacak olsa da eheh içimden geldi :) şimdi bu yazıyı nerden alıntıladığımı da belirtmeliyim tabii ki.. Douglas Adams'ın öldükten sonra yayınlanan "Kuşkucu Somon" adlı derleme yazılarının, röportajlarının ve ölmeden önce yazmaya başlayıp bitiremediği bir kitabının 11 bölümünün bulunduğu kitaptan yapıyorum.. hatta sayfa 264 eheh Kabalcı Yayınevi :D coştum eheh, yazıyı yazayım şimdi..
*KURABİYELER*
Anlatacaklarım gerçek bir insanın başına gelmiş gerçek bir olaydır ve söz konusu insan da benim. Bir trene yetişmeye çalışıyordum. Olay 1976'nın Nisan ayında, İngiltere, Cambridge'de meydana geldi. Gara erken gelmiştim ve trenin kalkmasına daha zaman vardı. Kendime, bilmecesini çözmek için bir gazete, bir fincan kahve ve biraz kurabiye almaya gittim. Sonra bir masaya oturdum. Sahneyi gözünüzün önüne getirmenizi istiyorum. Bunu kafanızda net bir şekilde canlandırmanız çok önemli. Masa, gazete, bir fincan kahve ve bir paket kurabiye. Karşımdaysa takım elbiseli, çantalı, son derece normal görünüşlü bir adam oturuyordu. Tuhaf birşey yapacak gibi görünmüyordu. Bununla birlikte şöyle yaptı: Ansızın öne doğru eğildi, kurabiye paketini aldı, yırtarak açtı, içinden bir tane aldı ve yedi.
Şimdi, bunun, İngilizlerin hiç de kolayca başa çıkabilecekleri bir durum olmadığını söylemeliyim. Bizim geçmişimizde, yetişme tarzımızda ya da eğitimimizde, güpegündüz kurabiyelerinizi çalan biriyle nasıl baş edebileceğinizi gösteren hiçbir şey yok. Burası güney Los Angeles olsaydı, ne yapacağınızı bilirdiniz. Hemen silahlar çıkar, helikopterler gelmeye başlardı, CNN falan, bilirsiniz işte... Neyse, ben sonunda her sıcakkanlı İngilizin yapacağı şeyi yaptım: Görmezden geldim. Gazeteme bakmaya devam ettim, bir yudum kahve içtim, bulmacanın satırını çözmeye çalıştım, ama birşey yapamadım ve düşündüm, şimdi ne yapacaktım?
Sonunda düşündüm ki, bunun için hiçbir şey yapmayacaktım, sadece harekete geçmeliydim; sonra kendimi zorladım ve paketin gizemli bir şekilde daha önceden açılmış olduğunu fark etmemiş gibi yaptım. İçinden bir kurabiye çıkardım. Bu onu kendine getirir, diye düşündüm. Ama hayır getirmedi, çünkü bir iki dakika sonra yine aynı şeyi yaptı. Bir kurabiye daha aldı. İlk seferinde konu etmemiş olmak, ikinci sefer konuyu açmayı daha da zorlaştırıyordu. "Affedersiniz, elimde olmadan dikkatimi çekti de..." Yani, olmuyor.
Böylece bütün paketi bitirdik. Bütün paket dediysem, zaten yalnızca sekiz kurabiye vardı, ama bana sanki bir ömür sürmüş gibi geldi. O bir tane aldı, ben bir tane, o bir tane aldı, ben bir tane. Nihayet bittiğinde ayağa kalktı ve yürüyüp gitti. Yani, aslında hemen öncesinde anlamlı anlamlı bakıştık ve sonra gitti, derin bir nefes alıp rahatladım, arkama yaslanıp oturdum.
Bir iki dakika sonra tren yaklaştığında, kahvemin kalan kısmını yudumladım, gazetemi aldım ve altından kurabiyelerim çıktı. Bu hikayede özellikle hoşuma giden şey şu: Son çeyrek yüzyıldır, son derece sıradan bir adamın İngiltere'de bir yerlerde tamı tamamına aynı hikayeyle ortalarda dolaşıyor olduğunu bilmemin verdiği duygu. Aramızdaki tek fark onun hikayenin son ve en önemli bölümünü bilmiyor olması.
Embedded Systems için yapılan bir konuşmadan, 2001.
eheh dediğim gibi derleme bir kitaptan alındığı için bu yazı da doğal olarak bir yerden alınmış ki onu da sona yazdım işte :) bu yazıyı asıl yazmamın sebebi şu, ben bu hikayeyi biraz farklılaştırılmış şekilde e-mail yoluyla okudum.. biri bu hikayeyi almış, kendi yaşamış gibi yapmış ve "forward mail" haline getirmiş.. o zaman da komik bulmuştum ama bu kadar güzel anlatılmıyordu o mailde olay.. herneyse, burdan o kişi kimse kınıyorum Douglas Adams'ın yazısını arakladığı için..
ve evet yazımın sonuna geldim.. fark ettiğim şey yazının çoook uzun olması ama alıntıyı yapmadan önce böyle olacağını söylemiştim dimi? eheh yazdığım en uzun yazı olmaya da aday oldu bu arada ama geçip geçmediğinden emin değilim.. herneyse, görüşürüz :)
-
auhauah..
sevdim..
okurken,höhh oLdum..benim basıma geLse naparım diye düsündüm =D
ama,yok yok düsünmek istemiyorum su an,cok sıcak =D
evet,ben biLe yanıyorum.
deniz istiyorum..
deniz oLsa da,giRsek =D
finaLimde kötü gecti zaten,o kadaR da caLıstıydım ama .. kısmet artık =P
amaaan..
bitse de gitsek =P
Özcaaan,seni biLimadamLarına kaRsı pek bi sitemkaR göRdüm..
iste,hemen haLLedeLim.. akıLLarını basLarına aLsınLar =P
ayyyyyy,zaten teLefonum bozuLdu =/
ekRanım kaydı,kendinden gecti..
zaten bana teLefon dayanmıyor ki.. 6ayda bi düzenLi oLarak bozuLuyor..
evet,itiraf ediyorum,eLektronik aLetLerLe hic aRam yok! =D
ama,bu teLefonumun duRduk yeRe(!) bozuLmasına neden oLmamaLı..
bozuLmamaLı..dayanmaLı..
baaak,iLk teLefonum,iLk göz agRım haLa bana dayanabiLiyor..
yok aRkadasım yokkk,samsung da is yoookkk.. ne vaRsa nokia da vaR..
rekLam yapmak gibi oLmasın =P
saka zaten saka =D
samsung gibisi vaR mı aaa =P
benimki de Laf =D
yapıLsa baRe hemen =/
hayıR,aLıskanLık.. ondan..
ayRıcana,en uzun yazını gecmemistir bence Özcaaan.
cünkü o yazı.. o yazı.. evet o yazı..
yok yok o geciLmez =P =D
o, on asırda biR oLur =P
oLdu ve bittii..
biz bi daha göRemeyiz..
umut yok yani,bekLemeyeLim =P
oyyy,deniz oLsa da giRsek =D